onelastgood-bye

onelastgood-bye

S/ istanbul

33 posts

Latest Posts by onelastgood-bye

onelastgood-bye
2 weeks ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
3 weeks ago

balkonun bir köşesinde oturuyorum,

kendime uzak, herkese sessiz.

sırtım duvara, kalbim boşluğa yaslı.

birileri gülüyor uzaktan —

gülmek, bazen ne büyük bir teşrif.

ellerim titriyor artık,

kahve bardağı mı düşecek yoksa

bir anı mı devrilecek, bilmiyorum.

insan kendini böyle zamanlarda anlıyor,

bütünlüğü bozan, dıştan değil içten sızan bir kırılma.

gökyüzü ne güzel kararıyor bu gece,

hiçbir yıldız fazla değil,

hiçbiri eksik de değil.

onelastgood-bye
3 weeks ago
çocuksun sen
SoundCloud
yeryüzüne dayanabilmek için.

Tags
onelastgood-bye
4 weeks ago

kitabın arasından bir saç teli çıktı. biri beni unutmuş, ama izini iyi saklamış.

onelastgood-bye
4 weeks ago

aşk, varoluş ve devrim.

onelastgood-bye
1 month ago

ben sana uzak, bilinmedik topraklardan çiçekler sundum. sen de bana kendi içinde saklı, henüz duymadığım hikâyeleri fısılda.

onelastgood-bye
1 month ago
You Are My Favorite Trip

You are my favorite trip

onelastgood-bye
1 month ago

"sen, içini çıkarıp vermek istiyorsun başkalarına. başkaları da bilsin, sana baksınlar diye... değil. sen gibi baksınlar dünyaya diye."


Tags
onelastgood-bye
1 month ago

sen bir gün, bir rüyanın kıyısında

yabancı bir acıyı tanıdığında,

işte o zaman göz göze geleceksin onunla —

adı olmayan ama içinde hep var olan o boşlukla.

ne kadar anlatsam,

hiçbir harf tam taşımaz onu.

ama sen, sessizliğin ortasında

benim sustuğum yeri duyacaksın.

onelastgood-bye
1 month ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
1 month ago

onca zaman özlenilen meseleler varken nasıl da birden son buluyor bu özlem, öyle ki özlem ve kavuşma mesafesindeki tutkulu acı umduğuna vardığında özlem hissi hiç gitsin istemiyor. o anın içindeyken de onu özlemek, arzulamak. kalbin onunlayken de özlemle atması istediği. doyumsuzluk.

onelastgood-bye
2 months ago
onelastgood-bye

Tags
onelastgood-bye
2 months ago

bazen her şey,

güneşe küsen günebakan gibi

bir küçük his-

onelastgood-bye
2 months ago

"aklıma sokakları dolaşan devrimci çocuklar geliyor. hangi sokağa sapacaklarını hâlâ bilmiyorlar mı diye endişeleniyorum. hangi gün öleceklerini bildikleri gibi... ne zaman dışarı çıksam bu çocuklarla karşılaşıyorum. dünyanın en güzel yüzleri onların. dünyanın en güzel sol elleri onların, dünyanın en güzel gözleri... devrilip dursalar da hâlâ onlara bakınca hayata bağlanıyorum. kocaman pis sürülerin üstüne yürüyen hâlâ onların siyah kazakları. hâlâ en coşkulu hikayeyi uzatıyorlar nefretin kollarına. kırılsın istiyorlar bu kör duvarlar. insan devrilecekse senin gibi devrilmeli atilla, onlar gibi."

*


Tags
onelastgood-bye
2 months ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
2 months ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
2 months ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
2 months ago

"tükenirdi monolog

kaçarken içine düştüğüm kara toplum."

yaşamak dışında her şey çok hafif.

onelastgood-bye
2 months ago

yaşamak dışında her şey çok hafif.

onelastgood-bye
2 months ago

uzun ve dik yokuşları çıkmaktan, dar sokaklardan, soğuktan ve rüzgardan, bir yerlere savrulmanın verdiği geçmez sancılı yaralardan, bir günahmış gibi insanların içinde olmaktan, aidiyetsizlikten ve ait sandığım hislerden, ihtimallerden ve heyecanlardan, sevgisizliğin hüküm sürdüğü bu evrende insanların çabasızlıklarına bir kalp vermekten, çok yoruldum.

onelastgood-bye
2 months ago

Tags
onelastgood-bye
2 months ago
Paul Newman & Joanne Woodward At Venice Beach

Paul Newman & Joanne Woodward at Venice Beach

by Allan Grant, 1955

onelastgood-bye
3 months ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
3 months ago

hayatın çoğu anlamda bu kadar acımasız ve adaletsiz oluşu her defasında gözlerimi dolduruyor. tesekkürler, tesekkürler.

onelastgood-bye
3 months ago

biliyorsun fazla ümitvarım. kökünden koparılmamış bir çiçeğin saksıda yeşermesini beklemek kadar. onu seyretmek ona güzel iltifatlar etmek ve koklamak. ama elbet öleceğini bilerek yaşamak. ellerimle kökünden koparmamıştım belki ama toprağa alışamayacağını bile bile ona dokunmak. belki de mesele yaşaması değil, yaşarken güzel olmasıydı. son bir kez parlamak ve geriye bir güzellik bırakmaktı belki de. inan bilmiyorum. ama şunu biliyordun ki, ben fazla ümitvardım. sana şifalı sözler ettim ve dudaklarının arasına üfledim. yaralı bir çiçeği sever gibi sevdim seni belki yardım etseydin bana zaman elbette iyileştirirdi seni.

onelastgood-bye
3 months ago

içimizdeki kırık dökük her anı topladılar, yavaşça kaybolan bir zamanın hatırası gibi. ama gözlerindeki masumiyet, hâlâ bir çiçeğin ilk açışı gibi taze.

onelastgood-bye
3 months ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
3 months ago
onelastgood-bye
onelastgood-bye
3 months ago

"göçe yetişememiş bir kuş kadar üşüyor sağ elim.

oysa büyük yüzölçümlü cümleler kurmak için okyanuslar geçecektim."


Tags
onelastgood-bye
3 months ago

"topraksın sen. her şeyin altında duruyorsun. her şey senin üzerinde. yerkabuğu bile."


Tags
Explore Tumblr Blog
Search Through Tumblr Tags